Sevgililer Günü’nün romantik atmosferi Manhattan’ın her köşesine sinmişti. Ancak Finn için bu gece, sıradan bir iş gününden farksızdı. Fotoğrafçılık kariyerinde yön arayışında olan ve şoförlük yaparak para kazanan Finn, aşkı gereksiz bulan biriydi. Yolcularıyla sohbet etmek hoşuna gidiyordu ama hislerini açığa vurmaktan daima kaçınırdı. O gece arabasına binen Hannah, ise romantizme yürekten inanan biriydi. Yolculuk sırasında arka koltukta bir nişan yüzüğü bulduklarında, Finn onu kayıp eşya merkezine bırakmak isterken, Hannah yüzüğün sahibini bulmaları gerektiğinde ısrarcı oldu. Saatler içinde birkaç farklı yolcunun izini sürerek Manhattan sokaklarında adeta bir dedektif gibi ilerlediler. Fakat en büyük sürpriz, yolculuğun sonunda onları bekliyordu: Birbirlerine hiç fark etmedikleri şekilde bağlanmışlardı.
3. Versiyon
Şubat ay