Russel Hatch, Interpol’un en tecrübeli ajanlarından biriydi ve adalet için savaşmayı hayatının merkezine koymuştu. Muhbiriyle kurduğu sıkı dostluk, yıllar içinde büyük operasyonlarda başarı sağlamalarını sağlamıştı. Ancak bir gün, operasyon sırasında yaşanan bir hata sonucu muhbiri trajik bir şekilde hayatını kaybetti. Geride kalan tek şey, muhbirin küçük oğlu Jayden oldu.
Russel, Jayden’ı kendi oğlu gibi benimseyip koruma sözü verdi. Ancak Jayden, zamanla şehrin tehlikeli bölgelerine düşüp, suç dünyasının içine çekildi. Russel için Jayden’ı korumak artık bir görevden çok, yaşamının amacı haline gelmişti. Gece gündüz demeden, her türlü tehlikeyi göze alarak bu genç adamı korumak için çaba harcadı. Onun için adalet, sevgi ve sorumluluk, sadece kelimeler değil, yaşam biçimiydi.