Özcan ve Sercan, Müslüm dayılarından aldıkları parayla tefeciye gittiler. Tefeci, parayı görünce çok şaşırdı. Özcan ve Sercan’ın borcunu ödeyebildiklerini görünce, çok mutlu oldu.
Tefeci, Özcan ve Sercan’a, borcu ödedikleri için teşekkür etti. Özcan ve Sercan, borcu ödedikleri için rahat bir nefes aldılar.
Ancak, bir süre sonra, Özcan ve Sercan, aldıkları paranın sahte olduğunu fark ettiler. Çok korktular. Ne yapacaklarını bilemiyorlardı.
Kardeşler, parayı Müslüm dayılarına geri vermeyi düşündüler. Ancak, Müslüm dayılarının cenazesine katılamayacaklarını biliyorlardı.
Kardeşler, parayı Müslüm dayılarının mezarına gömmeyi düşündüler. Ancak, bu da çok riskliydi.
Sonunda, kardeşler, parayı Müslüm dayılarının ceket cebine geri koymanın tek yolunun cenaze töreni sırasında olduğunu düşündüler.
Kardeşler, cenaze törenine gittiler. Cenaze töreni sırasında, Müslüm dayılarının tabutunu kaldırmaya çalışanlara yardım ettiler.
Cenaze töreni bittikten sonra, kardeşler, Müslüm dayılarının tabutunu tek başlarına kaldırdılar. Tabutu kaldırdıktan sonra, Müslüm dayılarının ceket cebine parayı koydular.
Kardeşler, parayı geri koyduklarına çok sevindiler. Ancak, bir sorun vardı. Tabutu geri indiremiyorlardı.
Kardeşler, tabutu indirmek için çok uğraştılar. Ancak, başarılı olamadılar.
Sonunda, kardeşler, tabutu olduğu gibi bıraktılar ve olay yerinden uzaklaştılar.
Ertesi gün, Müslüm dayılarının kızı, eve geldiğinde, babasının tabutunun yerinde olmadığını fark etti. Hemen polisi aradı.
Polis, olay yerine geldi ve soruşturma başlattı. Polis, tabutun olduğu yeri buldu. Ancak, tabut boştu.
Polis, Özcan ve Sercan’ı gözaltına aldı. Kardeşler, parayı Müslüm dayılarının ceket cebine koyduklarını itiraf ettiler.
Polis, kardeşleri mahkemeye çıkardı. Mahkeme, kardeşleri sahte para kullanmaktan suçlu buldu ve onları hapse gönderdi.
Kardeşler, hapisteyken yaptıklarının yanlış olduğunu anladılar. Cezalarını çektikten sonra, Müslüm dayılarının mezarına gittiler ve ondan af dilediler.