Bir zamanlar basketbol sahnesinin yıldız koçlarından biri olan ancak zamanla unutulan bir adam, eski lise şampiyonu basketbol takımını tekrar bir araya getirme kararı alarak unutulmaz bir maceraya atılır. Ancak bu kez planı oldukça sıradışıdır. Takımını, kızlar gibi giyinmeye ve kızlar gibi oynamaya teşvik eder. Başlangıçta tuhaf gelen bu fikir, zamanla takım üyelerini beklenmedik ve eğlenceli bir yolculuğa sürükler. Takım, cinsiyet rollerini alt üst ederek sahada kendilerini ifade etmenin ve rekabetin keyfini çıkarır. Klasik basketbol normlarına meydan okuyan bu ekip, sadece yetenekleriyle değil, aynı zamanda eğlenceli ve yenilikçi oyun tarzlarıyla da dikkat çeker. Takımın kız kılığına girmesi, sadece saha içinde değil, aynı zamanda dışındaki ilişkilerinde de komik ve duygusal anlara yol açar. İlk başta tuhaf bakışlara maruz kalan bu ekip, zamanla hem kendi önyargılarıyla yüzleşir hem de toplumun beklentilerine meydan okur. Efsanevi koç, takımını sadece basketbol sahasında değil, hayatın kendisinde de bir şeyleri farklı şekillerde denemeye teşvik eder. Bu sıradışı macera, takım üyelerinin kendi sınırlarını aşmalarına, önyargılarına meydan okumalarına ve en önemlisi birbirleriyle güçlü bir bağ kurmalarına olanak tanır.