Mea Harper’ın kusursuz hayatı, Zyair Malloy’un cinayet davasını üstlenmesiyle sarsılır. Başarılı bir savunma avukatı olarak, Mea her zaman hukukun labirentlerinde ustaca yol almıştır. Fakat bu dava, sadece hukuki bir mücadeleden öte, Mea’nın vicdanını ve inançlarını da sınayacak bir sınav olacaktır.
Zyair Malloy, karısını öldürmekle suçlanmaktadır. Mea, müvekkilinin masumiyetine inanmakta zorlanır. Kanıtlar Zyair’a karşıyken, Mea’nın kafası karmakarışıktır. Ailesine ve işine bağlı olan Mea, bu davayı kazanmak için her şeyi yapmaya hazırdır. Fakat bu uğurda ne kadarını feda etmeye hazır?
Mea, Zyair’ın masumiyetini araştırırken, sanat dünyasının karanlık yüzüyle de tanışır. Bu karanlık dünya, Mea’nın vicdanını sarsar ve onu zor seçimler yapmaya zorlar. Mea, doğru olanı yapmak için her şeyi göze alacak mı? Yoksa karanlık sırların ve şehvetin peşinden mi gidecek?