Zooza, her zamanki gibi kitaplarını burnuna gömerek parkta dolaşırken, Rob’un neşeli sesini duydu. “Zooza, buraya bak!” Rob, rengarenk bir örtüyle kaplı bir tezgahın önünde heyecanla zıplıyordu. Tezgahın arkasında, gizemli bir aura yayan yaşlı bir kadın duruyordu. Zooza tezgaha yaklaşırken, Rob merakla “Bu ne?” diye sordu. Yaşlı kadın bilge bir bakışla “Arkadaşlık Oyunu,” dedi. “Bu sıradan bir oyun değil, dostluğunuzun sınırlarını zorlayacak bir macera.” Zooza’nın kalbi heyecanla çarpmaya başladı. Courtney ve Cotton da yanlarına geldiğinde, yaşlı kadın oyunu tanıttı. Her birinin en içten arzularını açığa çıkaracak ve onları gerçek dostluğun derinliklerine sürükleyecek bir oyundu bu. Dört arkadaş, bilinmeyene adım atmaya karar verdiler. Oyunu satın alıp parmaklarını nesnenin üzerine koyduklarında, hayatları sonsuza dek değişti.