93 yaşındaki Thelma Post, hayatının geri kalanını huzur içinde geçirmek istiyordu. Yaşının getirdiği olgunluk ve bilgelik, ona sakin bir yaşamı arzulamayı öğretmişti. Bahçesinde geçirdiği uzun saatler, eski kitaplar okurken duyduğu tatmin, geçmişin hatıralarıyla barış içinde yaşamak en büyük hayaliydi. Ancak, nehir gibi sakin bir hayatı, bir telefonla altüst oldu. Telefonu çaldığında, karşısında torunu olduğunu söyleyen bir adamın sesi vardı. Thelma, yılların ona kazandırdığı güvenle, içindeki kötü hisleri bir kenara bıraktı ve bu sesi tanıdığını düşündü. Ancak, bu masum sesin arkasında bir tuzak gizliydi. Dolandırıcı, yavaşça ama emin adımlarla Thelma’nın güvenini kazandı ve bir süre sonra, yıllarca biriktirdiği tüm parayı ele geçirdi. Thelma, bu ihaneti kabullenmek yerine, derin bir öfkeyle hareket etmeye karar verdi. Yaşının getirdiği deneyim ve zekâsıyla, bu dolandırıcıyı bulup cezalandırmaya kararlıydı. O anda, şehri adım adım dolaşarak, hem dolandırıcıyı izlemeye hem de onun adalete teslim olmasını sağlamaya başladı.